24 Nisan 2024 Çarsamba
AB’den Çin’e ‘Uygur’ yaptırımı – Cesur mu, aptalca mı, gereksiz mi?

AB’den Çin’e ‘Uygur’ yaptırımı – Cesur mu, aptalca mı, gereksiz mi?

AB, Uygurlara uygulanan baskı nedeniyle 30 yıl sonra ilk kez Çin’e yaptırım kararı aldı. 27 üye ülkenin dışişleri bakanları, Sincan’da dört parti temsilcisine ve AB verilerine göre Müslüman azınlığın “eğitildiği” tutuklu kamplarını yöneten bir kuruluşa karşı cezai önlem alma kararı verdi. Pekin’in tepkisi misilleme oldu. Avrupa medyası konuyu tartışıyor.

Pekin’den partner olmaz

Hollanda’dan De Volkskrant‘a göre AB, Çin ile ilişkilerini gözden geçirmeli: “Pekin’in en iyi konuştuğu dil şu: Göze göz, dişe diş. Çin’in en son adımı, Avrupalı siyasetçileri, devlet adamlarını ve akademisyenleri cezalandırması, ‘hukuk savaşının’ ABC’sidir. … Artık Brüksel bunu anladı. … Avrupa Parlamentosu’nda tartışmalı yatırım antlaşmasını eleştirenlere rehberlik etmek için Brüksel’in acilen siyasi desteğe ihtiyacı var aslında. Ama kara listede bu kadar çok Avrupalı olduğu sürece Brüksel, Çin’in ikili rolünü bir kez daha düşünmek zorunda. Pekin’i rakip rolünün dışında düşünmek giderek zorlaşıyor.”

Manevralara devam

AB en azından yerinden kımıldıyor, diyor İsviçre’den Neue Zürcher Zeitung: “Bu önlem … Avrupa’nın ortak bir Çin politikası yolundaki ilk adım. Ancak şunu da itiraf etmeliyiz: Hedef hala çok uzakta ve çok belirsiz. 27 üye devletten oluşan AB, Çin için tutarlı bir strateji bulmakta zorlanıyor. AB daha geçtiğimiz aralıkta uzun müzakerelerin ardından Pekin’le bir yatırım anlaşması imzaladı. … Fransa ve Almanya’nın da dahil olduğu Avrupalılar müstakil bir Çin politikası konusunda ısrarcı. … Ama bütün bunlar gerçekte Avrupalıların yatırımlar ile yaptırımlar arasında manevra yapmaya çalışmasından başka bir şey değil.”

Pekin “kuşatması” başladı

İtalya’dan Corriere della Sera, bir başlangıç yapılmış olmasını alkışlıyor: “Şu anda bu adımın sembolik bir anlamı var öncelikle, çünkü sadece Sincan’da dört bölge yetkilisi yaptırım listesine alındı. … Bölgede pamuk üretiminin beşte birini elinde bulunduran, işgücünün onda birini istihdam eden, Çin ordusuyla bağlantılı Sincan Üretim ve İnşaat Birlikleri Kamu Güvenliği Bürosu’na ambargo uygulanması çok anlamlı. Britanya, Kanada ve ABD Brüksel’in attığı adıma eşlik ediyor. … Biden yönetiminin Pekin’i kuşatma kampanyasındaki ilk stratejik başarı bu: Başkan, stratejisini Donald Trump’ın dört yıldır ihmal ettiği Batı ittifakının canlanmasının üzerine kuruyor.”

Avrupa’nın Pekin’e daha ihtiyacı olabilir

Macaristan’dan hükümete yakın Magyar Hírlap gazetesine göre, AB’nin günümüzde başka öncelikleri olmalı: “Avrupa Birliği aylardır aşı tedarikindeki başarısızlıklarıyla dünya basınının manşetlerinden düşmüyor. … AB’nin tam da Brüksel’in aşı konusunda hatalar yaptığı veDoğu ülkelerinden aşı alınması yönünde seslerin yükseldiği şu günlerde Çin’e yaptırım uygulamaya başlaması çok riskli. Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó’nun da ifade ettiği gibi, göz boyamak için takınılan anlamsız ve zararlı bu tavır.”

Bu reçete daha önce de işe yaramadı

Almanya’dan Frankfurter Allgemeine Zeitung AB yaptırımlarının işe yaramayacağını düşünüyor: “Çin artık, Tiananmen Meydanı’nda yaşanan katliam yüzünden yaptırım uygulanan, gelişmekte olan bir ülke değil. Şu anda tam da Almanya’nın ciddi anlamda ticaret yaptığı yükselen küresel bir güç Çin. Çin yönetimi eskisinden farklı olarak Batı’nın baskısı karşısında, karşı saldırıya geçecek araçlara ve iradeye sahip, kendine güvenen bir yönetim. Demokratların buluşma noktası olan AB, insan hakları konusunu ciddiye almamazlık edemez. Ama bu konuyu Pekin’le müzakere etmenin başka yolları da var. AB’nin aldığı kararların büyük bir etkisi olacağı zaten düşünülemez. Silah ambargosunu da içeren 1989 yaptırımları ne Çin’in siyasi bir açılım yapmasını sağlamış ne de hızla silahlanmasını engelleyebilmişti.”

Eurotopics